KADIN, YAŞAM, ÖZGÜRLÜK!
Bu üç kelimenin yan yana gelmesinin bir anlamı var. Kadınlar eşit ve özgürce yaşamak istiyor, kadın olarak hak ve özgürlüklerini savundukları zaman, yaşam haklarının yok edilmemesi için mücadele ediyorlar.
İran’da Mahsa Amini’nin ‘’Ahlak’’ Polisi devriyeleri tarafından öldürülmesi ile başlayan direniş, tüm dünyadan destek bularak giderek güçleniyor; dili, dini, ırkı farketmeksizin özgürlük ve eşitlik mücadelesi veren, baskıya ve zulme karşı duran kadın ve erkeklerin sayısı katlanarak artıyor. Çünkü bu bir insanlık direnişi, bu bir insanlık duruşudur. Mahsa Amini’nin vahşice öldürülmesi üzerine İran’da düzenlenen protestolarda güvenlik güçleri tarafından, baskıya karşı direnen protestoculara da şiddet uygulanıyor, acımasızca öldürülüyorlar. Bu insanlık dışı şiddete karşı tek güç; sınır tanımayan kadın dayanışmasıdır, ortak mücadelemizdir.
Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkılmaya çalışılması, İstanbul Sözleşmesi’nin her yerden silinmesini talep edebilecek denli had bilmez, ceberrut ve aymaz söylemler, kendini sözde mağdur baba ilan ederek nafaka hakkının gasbını gündeme getiren erkekler, kadına yönelik şiddetin bir insan hakları sorunu olduğunu görmezden gelen erkek egemen zihniyet, yaşamımız, haklarımız ve bedenlerimiz üzerindeki eril politikalar; önleme, koruma, yargılama, bütüncül destek ve tedbirlere set çekiyor, kadınlara yönelik şiddet artıyor.
Kadınların mücadelesi bir insan hakları mücadelesidir, kadının insan haklarını savunmak hak temelli savunuculuktur. Kadına yönelik şiddeti artıran, meşrulaştıran, her şekilde yok olmasına engel koyan tüm zihniyet, politika ve uygulamalara karşı mücadelemiz katlanarak devam ediyor ve edecek.
Bu anlamda seçim sürecindeki baroların başkanlık, yönetim kademesi ve kurullarına aday olan tüm arkadaşlarımızın yolu açık olsun, bu mücadelede elini taşın altına koyan herkesin başarıları daim olsun.
Bildirinin
انقر للقراءة كاملة
Pencap eyaletinin başkenti Lahor'da Yüksek Mahkeme cinsel saldırı mağdurlarına yapılan bekaret testlerinin 'yasadışı ve Anayasa'ya aykırı' olduğuna karar verdi.
التفاصيلAKP’nin torba yasaya koyduğu teklifin geri çekilmesini isteyen avukat Sedat Durna, anayasal haklara dikkat çekti. Canan Güllü ihbarla derneklere kayyım atanabileceğini belirtti. Hilal Esmer, Yoksulluk, şiddet konuşulmasın isteniyor dedi.
التفاصيلDernek ve vakıflara kayyım atamasını kolaylaştıran kanun teklifini “örgütlenme ve ifade özgürlüğüne saldırı” olarak değerlendiren kadınlar, “Bu yasayla yapmak istediklerini yapamayacaklar çünkü kadınlar artık susmuyorlar, susmayacaklar” dedi.
التفاصيل