İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN, HAKLARIMIZDAN VE HAYATLARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ! İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HAYAT KURTARIR, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR!
Gücümüz kararlılığımızdan gelir, mücadele kazandırır.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMEME KARARLILIĞIMIZI ,Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, İstanbul Sözleşmesi Koordinasyon Kurulu üyeleri, Baroların Kadın Hakları Merkezleri, Kurulları ve Komisyonları olarak her ayın 1. Ve 3. Çarşamba günü Sözleşme maddelerini paylaşarak kamuoyunu bilgilendireceğimizi, 20 Mart 2021 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede aniden vazgeçme kararı sonrası, ülkemizde yaşanan kadın cinayetleri, şiddet ve tecavüz konularında meydana gelen artışa sessiz kalmayacağımızı bildirmiştik. Her bildirimizde olduğu gibi İstanbul Sözleşmesi maddelerini paylaşmaya devam ediyoruz.
Bu amaçla yüksek sesle İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeme kararlılığımızı bir kez daha haykırıyoruz:
İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ, ÇÜNKÜ; Biliyoruz ki mücadele kazandırır, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HAYAT KURTARIR, İSTANBULSÖZLEŞMESİ YAŞATIR!
İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un tüm şiddet mağdurları için sahada eksiksiz ve kesintisiz uygulanması için mücadele azim ve kararlılığımızdan vazgeçmiyoruz.
Adalet mekanizmasındaki eril bakış açısı, cinsiyetçi yargı pratikleriyle kendini gösterirken; kadınlar maruz kaldıkları şiddeti değil, kendilerini ispatlamak zorunda bırakılıyor, fail değil şiddete maruz kalan kadın suçlanıyor.
Her koşulda kadın dayanışmasını, kadınların ortak gücünü , kadın hareketini zayıflatmaya, kadınların yıllardır süregelen hak temelli mücadelesini ve kazanımlarını yok saymaya, savunma sınırını aşarak, kadınları şiddete maruz kalan olarak yer aldıkları davalarda algı yanıltma çabalarıyla itibarsızlaştırmaya çalışan her türlü zihniyete karşı mücadelemiz devam edecektir.
BİZ KADINLAR ’’ ŞEKLEN’’ DEĞİL, ‘’GERÇEKTEN’’ EŞİTLİK İSTİYORUZ.
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri konusunda yasa ve cezaları etkin uygulamak yerine, Kadın cinayetlerini durdurma amacında olan bir derneği, kurgulanmış bahanelerle kapatmaya çalışmak; kadınlara dayatılmak istenen baskıcı ortamın son görüntüsüdür. Kadınlar öldürülürken, her türlü şiddete uğrarken, haklarından mahrum bırakılırken sessiz kalanlar; kadınları ve haklarını korumak için bir araya gelen sivil toplum örgütlerini yok etmeye çalışarak kadın dayanışmasını ortadan kaldırmaya çalışmaktadırlar. Bilinmelidir ki; kadınların hak temelli mücadelesi daha güçlü şekilde artarak sürecektir.
2022 Nisan 3. Hafta Kamuoyu Bildirisi'nin
Tamamını okumak için tıklayınız
Pencap eyaletinin başkenti Lahor'da Yüksek Mahkeme cinsel saldırı mağdurlarına yapılan bekaret testlerinin 'yasadışı ve Anayasa'ya aykırı' olduğuna karar verdi.
Detay
AKP’nin torba yasaya koyduğu teklifin geri çekilmesini isteyen avukat Sedat Durna, anayasal haklara dikkat çekti. Canan Güllü ihbarla derneklere kayyım atanabileceğini belirtti. Hilal Esmer, Yoksulluk, şiddet konuşulmasın isteniyor dedi.
Detay
Dernek ve vakıflara kayyım atamasını kolaylaştıran kanun teklifini “örgütlenme ve ifade özgürlüğüne saldırı” olarak değerlendiren kadınlar, “Bu yasayla yapmak istediklerini yapamayacaklar çünkü kadınlar artık susmuyorlar, susmayacaklar” dedi.
Detay