BAROLAR VE KADIN ÖRGÜTLERİ, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMEMEKTE KARARLI

17 شهر فبراير 2022

BAROLAR VE KADIN ÖRGÜTLERİ, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMEMEKTE KARARLI

Mersin Barosu ile birlikte baroların kadın hakları merkezleri, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ve İstanbul Sözleşmesi Koordinasyon Kurulu üyeleri, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmemekte kararlı olduklarını belirtmek ve toplumu sözleşmenin önemi hakkında bilgilendirmek amacıyla, her ayın birinci ve üçüncü Çarşamba günü sözleşme maddelerini kurumsal sosyal medya hesaplarında paylaşarak kamuoyunda farkındalık oluşturuyor.

Baroların Kadın Hakları Merkezi, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ve İstanbul Sözleşmesi Koordinasyon Kurulu üyelerinin 2021 yılı Kasım ayında başlatmış olduğu farkındalık çalışması, her ayın birinci ve üçüncü Çarşamba günleri kurumsal sosyal medya hesaplarından paylaşım yapılarak devam ediyor. 2022 yılı Şubat ayı farkındalık çalışması kapsamında sosyal medya hesaplarında sözleşmenin 14. ve 15. maddesi paylaşıldı. Yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HAYAT KURTARIR, YAŞATIR”

“Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, İstanbul Sözleşmesi Koordinasyon Kurulu üyeleri, Baroların Kadın Hakları Merkezleri, Kurulları ve Komisyonları olarak İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeme kararlılığımızı her ayın 1. ve 3. Çarşamba günü Sözleşme maddelerini paylaşarak kamuoyunu bilgilendireceğimizi, 20 Mart 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede aniden vazgeçme kararı sonrası, ülkemizde yaşanan kadın cinayetleri, artan şiddet ve tecavüz konularında meydana gelen artışa sessiz kalmayacağımızı bildirmiştik. Bu amaçla yüksek sesle İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeme kararlılığımızı bir kez daha haykırıyoruz.

Kadına şiddetin, kadın yoksulluğunun hat safhada arttığı bu dönemde, kadınlar hakları uğruna bugüne kadar verdikleri yoğun mücadelenin sonucu olan kazanımlarından hiçbir şekilde vazgeçmeyeceklerdir. Son zamanlarda kapalı kapılar arkasında boşanma, nafaka ve erken yaşta evlilik düzenlemesi adı altında, kadın kazanımlarına ve haklarına aykırı çalışmaların yapıldığını, uygun zaman kollanarak gündeme getirilmeye çalışıldığı haberleri ortalıkta yaygınlaşmakta. Kadın kazanımlarının yok olmasına neden olacak her türlü söylem, eylem ve düzenlemelere karşı haklı mücadelemiz kesintisiz ve yılmadan sürecektir. Asla kabul etmeyeceğiz.
Bu konularda tüm devlet organları tarafından; kadın kazanımlarına yönelik cinsiyetçi ve ötekileştirici bir dil kullanılmaması, toplumsal yaşayışı zedeleyecek hukuki düzenlemelerden ve toplumu ayrıştıracak söylemlerden kaçınılması, sahada mücadele veren kadın kuruluşlarıyla istişare ve işbirliği içinde olunması gerekliliğini hatırlatma gerekliliğini hissettik ve her zamanki gibi diyoruz ki;

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ, ÇÜNKÜ;

Biliyoruz ki mücadele kazandırır, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HAYAT KURTARIR, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR!

İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un tüm şiddet mağdurları için sahada eksiksiz ve kesintisiz uygulanması için mücadele azim ve kararlılığımızdan vazgeçmiyoruz.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ MADDE 14: Eğitim

Taraflar, gerektiğinde, öğrencilerin gelişen kapasitesine uygun olarak, kadın erkek eşitliği, kalıplaşmamış toplumsal cinsiyet rolleri, karşılıklı saygı, kişisel ilişkilerde şiddet içermeyen çatışma çözümleri, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve kişisel bütünlük hakkı gibi konulara ilişkin öğretim malzemelerinin resmi müfredat içerisine ve eğitimin her seviyesine eklenmesi için gerekli adımları atar.

Taraflar, 1. paragrafta bahsedilen ilkelerin resmi eğitim dışındaki eğitim faaliyetlerinin yanı sıra, sporda, boş zaman ve kültür faaliyetlerinde ve medyada desteklenmesi amacıyla gerekli adımları atar.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ MADDE 15: Uzmanların Eğitimi

Taraflar, işbu Sözleşme kapsamındaki her türlü şiddet eyleminin failleri ve mağdurlarıyla ilgilenen uzmanlara bu tür şiddetin önlenmesi ve ortaya çıkarılması, kadın erkek eşitliği, mağdurun ihtiyaç ve haklarının yanı sıra ikinci kez mağdur olmasının nasıl engelleneceğine ilişkin uygun eğitimi sağlar veya bu eğitimi takviye eder.

Taraflar, işbu Sözleşme kapsamındaki şiddet eylemleriyle ilgili başvuruların kapsamlı ve uygun biçimde ele alınmasını sağlamak üzere, 1.paragrafta bahsedilen eğitimin farklı kurumlar arasındaki işbirliğinin eşgüdümü konusunu kapsamasını teşvik eder.

İstanbul Sözleşmesi’nden, laiklikten ve demokrasiden asla vazgeçmiyoruz!”

  • Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu
  • İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Ankara Barosu Gelincik Merkezi
  • İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu
  • Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Konya Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Tekirdağ Barosu Kadın Hakları Komisyonu
  • Şanlıurfa Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Isparta Barosu Kadın Hakları Komisyonu
  • Denizli Barosu Kadın Hakları Komisyonu
  • Batman Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Eskişehir Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Adıyaman Barosu Kadın Hakları Komisyonu
  • Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Ordu Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Sinop Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Nevşehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu
  • Bolu Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Trabzon Barosu Kadın Hakları Merkezi

Kaynak: Manşet Mersin 

انقر للقراءة كاملة

آخر أخبار

11 ديسمبر 2020

Pakistan mahkemesi, bekaret testinin Anayasa'ya aykırı olduğuna karar verdi

Pencap eyaletinin başkenti Lahor'da Yüksek Mahkeme cinsel saldırı mağdurlarına yapılan bekaret testlerinin 'yasadışı ve Anayasa'ya aykırı' olduğuna karar verdi.

التفاصيل
17 ديسمبر 2020

Halkın susması isteniyor

AKP’nin torba yasaya koyduğu teklifin geri çekilmesini isteyen avukat Sedat Durna, anayasal haklara dikkat çekti. Canan Güllü ihbarla derneklere kayyım atanabileceğini belirtti. Hilal Esmer, Yoksulluk, şiddet konuşulmasın isteniyor dedi.

التفاصيل
02 شهر نوفمبر 2012

Kadınlardan STÖ tasarısına tepki: İstediklerini yapamayacaklar

Dernek ve vakıflara kayyım atamasını kolaylaştıran kanun teklifini “örgütlenme ve ifade özgürlüğüne saldırı” olarak değerlendiren kadınlar, “Bu yasayla yapmak istediklerini yapamayacaklar çünkü kadınlar artık susmuyorlar, susmayacaklar” dedi.

التفاصيل