Pandemi sürecinde, halka birçok konuda uyarıda bulunan ve açıklamalar yapan bilim insanları son dönemde aşı karşıtlarının ve gerici grupların hedefi haline geldi. Ölüm tehditleri alan bilim insanları hakkında zaman zaman soruşturmalar başlatılırken, zaman zaman da sosyal medyadan karalama kampanyaları yapıldı. Bir süre önce gerici Yeni Akit Gazetesi tarafından hedef gösterilen, ardından kıyafeti nedeniyle de hedefe konulan Gazi Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, bu kez de ofisinin bulunduğu binaya dana dili bırakılması ile karşı karşıya kaldı. Olayın planlı bir cinayet girişimi olduğunu belirterek koruma talebinde bulunan Prof. Dr. Şenol, yaşadıklarını BirGün’e anlattı.
Şenol, kendini ‘Op. Dr. Mustafa Yücel’ olarak tanıtan ve sahte doktor olarak bilinen, Büyük Uyanış Derneği üyesi bir kişi tarafından tehdit edildiğini, olayı gerçekleştirenin de o olduğunu kaydetti. Daha önce de pek çok kez benzer olaylarda suç duyurusunda bulunduklarını ancak bir şey yapılmadığını vurgulayan Şenol, “Hukuk da ne yazık ki onların yanında. Asla bilimden vazgeçmeyeceğiz. Susmamı istiyorlar aslında ama susmayacağım” dedi.
İSMİNİN ‘AVCI’ OLDUĞUNU SÖYLEMİŞ
Olayın 29 Temmuz Cuma günü yaşandığını, 3 gündür karakola gittiğini belirten Şenol, şöyle konuştu: “Olay günü, üniversiteden sonra saat 17.00 sıralarında yarı zamanlı çalıştığım ofisime gittim. Yukarı çıkarken otopark görevlisi geldi ve ‘Hocam Avcı adlı bir hastanız size selam söyledi’ dedi. Hiçbir şey anlamadım çünkü ben bu kişiyle ilgili bir şey hatırlamıyorum, hiç muhatap olmamışım. Sonra tam merdivenlerden çıkıyorum, sekreter geldi. ‘Hocam buraya iki tane dana dili bırakmışlar V şeklinde. Fotoğrafını çektik ve toplayıp attık’ dedi. O zaman dedim ki ‘Birisi bana mesaj vermeye gelmiş. Anlaşıldı.’ Biraz sonra da aşağıdaki kafeden iki tane limonata geldi. ‘Nedir bu’ dedim. ‘Bir hastanız yolladı’ dediler. ‘Kimmiş’ diye sordum, ‘Hastanız ismini söylemedi. Hoca sevmezdi öyle hastasından hediye almayı, siz benim adıma yollayın’ demiş. Bunun üzerine akşam emniyet müdürlüğünü aradım. En yakın karakola giderek suç duyurusunda bulunmam gerektiği söylendi.”
Şenol, kendisine yönelik tehdit ve saldırılarla ilgili suç duyurusunda bulunduğunu söyledi: “Bu olayın emniyet tarafından çok ciddi bir teşebbüs ve tehdit olduğu söylendi. Onun üzerine cumartesi sabah şikâyette bulunduk, kameralar incelendi. Kişinin Operatör Doktor Mustafa Yücel adlı sahte doktor olduğu anında tespit edildi. Bütün ifadeler tamamlandı, deliller dosyaya konuldu. Savcılığa teslim edildi, benim için koruma istemi yapıldı. Kişiyle ilgili işlem kararı çıkarıldı” dedi.
SAHTE DOKTOR ADIM ADIM TAKİP ETMİŞ
Büyük Uyanış Hareketi'nin daha önce de sık sık ‘Bu kadının ağzını, dilini kapatacağız’ tehdidinde bulunduğunu ve sosyal medyadan bunların paylaşıldığını kaydeden Şenol, şöyle devam etti: “Mustafa Yücel, son iki haftadır benim adım nasıl izlediğini, hangi silahla öldürüleceğini, isim ve adres vererek Twitter’den paylaşmış. Kimlik tespiti yapıldıktan sonra emniyetin çıkardığı sosyal medya paylaşımlarıyla ben de fark ettim, gerçekten çok sarsıcı ve ürpertici. Yürüyüş yapmaya indiğim parktan tutun, arabayla takibe kadar. ‘Tam arkasındayım bir durursa beni farkedecek’ diyor. Gün gün bunları paylaşmış. Twitter da bunu seyretmiş, bütün ilgililerde, maalesef altına beğeni kayan insanlar da var.”
YETKİLİLER KILINI KIPIRDATMIYOR
Bu kişinin Büyük Uyanış Hareketi’nden olduğunu anlatan Prof. Dr. Şenol, aşı karşıtı grubun daha önceden de kendisini sık sık hedefe aldığını vurguladı: “Büyük Uyanış sürekli hedef gösterip, tehdit ediyor. Mitinglerde de isim isim bunu yaptılar. Emniyetin yapabileceği tek şey, suç duyurusu bulunursanız yapıyor. Ama adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı kılını kıpırdatmıyor. Ve çok ilginç bir şekilde Sağlık Bakanının çıkıp hemen bir demeç vermesi lazım, görürsünüz bir cümle ağzından çıkmayacak.”
DESTEK MESAJLARI YAĞDI
Yaşananların ardından Twitter’da “#EsinŞenolYalnızDeğildir” etiketi altında Prof. Dr. Şenol’a destek mesajları yağdı verdi. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap “Olay, şahıs dengesiz ve benzeri diye geçiştirilemeyecek kadar ciddi. Bu kişi(ler), bu cesareti sorumluluk taşıyan yöneticilerin suskunluğundan alıyor. Akıl, bilim ve dayanışma ile bu felaketlerin üstesinden geleceğiz” paylaşımı yaparken; Türk Tabipleri Birliği “Prof. Dr. Esin Şenol'a dönük saldırılara karşı birlikte mücadele edeceğimizi vurguluyor; bilim insanlarının yanında olduğumuzu tekrar ifade ediyoruz” açıklamasını yaptı. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Twitter’dan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ı etiketleyerek şu paylaşımda bulundu: “Bilimsellikten uzak, çağdışılığın hüküm sürme gayretlerine hukuk yanıt vermeli ve eylemi yapanların dilleri susmalı."
Haber: Sibel Bahçetepe
Kaynak: BirGün
Click to read more
Pencap eyaletinin başkenti Lahor'da Yüksek Mahkeme cinsel saldırı mağdurlarına yapılan bekaret testlerinin 'yasadışı ve Anayasa'ya aykırı' olduğuna karar verdi.
DetailAKP’nin torba yasaya koyduğu teklifin geri çekilmesini isteyen avukat Sedat Durna, anayasal haklara dikkat çekti. Canan Güllü ihbarla derneklere kayyım atanabileceğini belirtti. Hilal Esmer, Yoksulluk, şiddet konuşulmasın isteniyor dedi.
DetailDernek ve vakıflara kayyım atamasını kolaylaştıran kanun teklifini “örgütlenme ve ifade özgürlüğüne saldırı” olarak değerlendiren kadınlar, “Bu yasayla yapmak istediklerini yapamayacaklar çünkü kadınlar artık susmuyorlar, susmayacaklar” dedi.
Detail