Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 12 yaşındayken iki kişinin cinsel saldırısına uğradıktan sonra yurda yerleştirilen ve devlet korumasındayken pavyonda çalıştırıldığını belirtilen çocuğa dair yaptığı açıklamanın gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, anne ile sürecin başından beri temas halinde olduklarını belirterek, "12 yaşındayken Kuşadası’nda iki erkeğin tecavüzüne uğrayan ve yaşadığı travma sonrası intihar girişiminde bulunan kız çocuğu mahkemenin “güvenliğini” gerekçe göstererek verdiği karar neticesi annesinin itirazına rağmen 2022 yılı şubat ayında Manisa Çocuk Yurdu’na yerleştirilerek devlet korumasına alınmıştır. Çocuğun annesi sürecin başından beri yanında olmamız sebebiyle kurumumuza başvurarak kızının Manisa’da yurttan kaçtığını ve kayıp olduğunu bildirerek destek talep etmiştir. Annenin kurumumuza ilettiği bilgi ve belgeler aracılığıyla ilgili kurumlardan destek talep ettik ve konunun takibi için çocuğun annesi ve ilgili kurumlarla irtibatımızı sürdürdük. Çocuğun İzmir Çiğli’de tedavi amacıyla kaldığı merkeze götürülürken yanında devlet görevlileri olduğu halde sosyal hizmetlere ait resmi araçtan kaçtığı ve 14 gündür kayıp olduğuna ilişkin haberler ulusal basına yansımış ve sonrasında çocuk birkaç saat içinde kolluk kuvvetlerince bulunmuştur." ifadesini kullandı.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
"Devlet korumasındayken kaybolan ve uzun süre geçmesine rağmen bulunamayan ancak sonrasında basında çıkan ısrarlı haberler neticesi hızlıca bulunan çocuğun uğradığı istismarla ilgili olarak basında çıkan haberlere karşı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 19.12.2022 tarihinde basın açıklaması yapmıştır. Bahsi geçen basın açıklaması, yaşanılan gerçeklikler ve kurumumuzun elindeki bilgi, belge ve sürece dair tanıklıklarımızla uyuşmamaktadır.
Devlet korumasına alınan çocuğun yaşadığı ağır travmatik süreçler göz önüne alınarak çok daha özenle korunması ve gerekli önlemlerin daha titizlikle alınması gerekli iken çocuğun hastaneye götürüldüğü resmi araçtan nasıl olup da kaçabildiği, günlerce bulunamadığı ancak olayın medyaya yansıması sonrası nasıl olup da bir anda bulunabildiği şaibelidir. Çocuğun en temel hakları bizzat devlet eliyle ihlal edilmektedir. Bakanlığın açıklamasının gerçeği yansıtmadığı ve sistematik olarak gerçekleri gizleme çabasının ileride yaşanması muhtemel benzer hak ihlalleri ve mağduriyetlerin üstünü örtmeye yönelik kamuoyunu manipülatif olarak yönlendirme amacı taşıdığı görülmektedir."
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da şu açıklamayı yapmıştı:
"Bazı basın yayın organlarında yer alan “12 yaşında istismara uğradı, koruma altındayken pavyonda çalıştırıldı, şimdi kayıp” başlıklı haberlere ilişkin açıklama yapılması gereği duyulmuştur.
Cinsel istismar mağduru 14 yaşındaki kız çocuğu, 5 Ocak 2021’de Aydın Çocuk Koruma ve İlk Müdahale Birimi’nde koruma ve bakım altına alınmış, 24 Ocak 2022’de Manisa Çocuk Evleri Sitesi’ne nakli yapılmıştır. Burada, 24 Haziran 2022’de “personele şiddet, kamu malına zarar vermek” eylemlerinde bulunan çocuk, madde bağımlılığı ve psikiyatrik tedavisi için Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesine yatırılmıştır.
Hastanede tedavisi tamamlandıktan sonra 29 Kasım 2022’de taburcu edilen çocuk, İzmir Çiğli Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü’ne nakledilmiştir. 8 Aralık 2022’de Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde daha önce verilmiş kontrol randevusuna, kuruluş aracıyla hemşire refakatinde gönderilen çocuk, hastaneden dönerken midesinin bulandığını belirterek aracın durdurulmasını istemiş, araçtan hemşireyle beraber indiklerinde hızla uzaklaşmıştır. Durum emniyet birimlerine bildirilmiş ve annesine de haber verilmiştir.
Emniyet birimleri tarafından aranan kız çocuğu 16 Aralık 2022’de bulunmuş ve İzmir/Çiğli’deki kuruluşumuzda koruma ve bakım altına alınmıştır. Bakanlığımızca çocuğun psikolojik sağlığına ilişkin süreç takip edilmekte ve gerekli işlemler yapılmaktadır.
Kız çocuğunun korunma ve bakım altında olduğu süreçte pavyonda çalıştığına ilişkin annesinin iddiası üzerine araştırma yapılmıştır. Çocuğun Aydın’da ve Manisa’da koruma altında olduğu süreçte kuruluştan izinsiz ayrılmasından sonraki yapılan mesleki görüşmelerde ve çocuğun emniyette verdiği ifadelerinde böyle bir duruma rastlanmadığı, İzmir’de kuruluşta kaldığı 9 günlük süreçte gözlem altında tutulduğu ve herhangi bir eğlence mekânında çalışmasının mümkün olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Haberde yer alan aksine iddialar gerçeği yansıtmamaktadır."
Kaynak: T24
انقر للقراءة كاملة
Pencap eyaletinin başkenti Lahor'da Yüksek Mahkeme cinsel saldırı mağdurlarına yapılan bekaret testlerinin 'yasadışı ve Anayasa'ya aykırı' olduğuna karar verdi.
التفاصيلAKP’nin torba yasaya koyduğu teklifin geri çekilmesini isteyen avukat Sedat Durna, anayasal haklara dikkat çekti. Canan Güllü ihbarla derneklere kayyım atanabileceğini belirtti. Hilal Esmer, Yoksulluk, şiddet konuşulmasın isteniyor dedi.
التفاصيلDernek ve vakıflara kayyım atamasını kolaylaştıran kanun teklifini “örgütlenme ve ifade özgürlüğüne saldırı” olarak değerlendiren kadınlar, “Bu yasayla yapmak istediklerini yapamayacaklar çünkü kadınlar artık susmuyorlar, susmayacaklar” dedi.
التفاصيل