Türkiye siyasetinde kadına yönelik cinsiyetçi, aşağılayıcı ve şiddet içeren dil bir kez daha kendini göstermiştir.
Bugün basına yansıyan haber ve görüntülere göre, İYİ Parti Teşkilat Başkanı Hasan Toktaş, İYİ Parti İl Başkanları WhatsApp grubuna CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya’nın fotoğrafını göndererek “Sana alacam bunu kral” şeklinde bir mesaj yazmıştır. Bu ifade, öncelikle Asu Kaya’nın şahsına ve onuruna yöneltilmiş alçakça bir saldırıdır. Aynı zamanda yalnızca kişisel bir terbiyesizlik değil, bu ülkede kadınlara sistematik olarak reva görülen aşağılamanın açık bir tezahürüdür.
Kadınların siyasal, kamusal ya da özel hiçbir alanda erkek tahakkümünden azade olamamasının sebebi işte tam da bu dildir. Hasan Toktaş’ın bu sözleri kadar, bu dili mümkün kılan siyasal zemin de sorgulanmalıdır. Kadınların mecliste, kürsüde, karar mekanizmalarında hâlâ “alınıp satılan” bir nesne gibi görülmesinin nedeni yalnızca bir kişinin hadsizliği değil, erkek egemen siyasetin bütün yapısıdır.
Bu tür ifadeler ne “espri”, ne “özel alan”, ne de “maksadını aşmış söz” olarak değerlendirilebilir. Bu, cinsiyet temelli açık bir suçtur; doğrudan kadınlara yöneltilmiş bir şiddet biçimidir. Kadınların insan onuruna, toplumsal cinsiyet eşitliğine ve demokratik temsiliyet hakkına yönelik bir tehdittir.
Buradan kamuoyuna açıkça sesleniyoruz:
Bu zihniyetin kime ait olduğu kadar, kimler tarafından normalleştirildiği de önemlidir. Sessiz kalan her siyasi yapı, bu aşağılayıcı dilin ortağıdır. Siyasi partiler, kadınları yalnızca vitrinde sergilenecek figürler değil, eşit ve özgür siyasal özneler olarak görmek zorundadır. Bu dil karşısında susanlar, kadınların siyasette yer alma hakkını hedef alan bu şiddeti onaylıyor demektir.
Bu nedenle İYİ Parti yönetimi, Hasan Toktaş’ı derhal partiden ihraç etmeli; Toktaş ise kamuoyundan ve CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya’dan açıkça özür dilemelidir.
Kadınlar sizin alınıp satılacak nesneniz değildir. Erkek egemen siyasetinize mecbur da değildir.
Kadınlara yönelen her türlü sözlü, dijital, psikolojik ve cinsel şiddetin karşısında durmaya; kadınların onurlu, eşit ve özgür temsili için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Bu dilin sahibi kadar, bu sessizliğin ortağı olan herkes suçludur.
Saygılarımızla,
Canan GÜLLÜ
TKDF Başkanı
